2021 Formula 1 İstanbul Yarışı’nda öne çıkanlar

Türkiye, dünyanın en büyük motor sporları organizasyonlarından birine daha ev sahipliği yaptı. Yüksek volümlü motorların homurtuları ile Olympos zirvelerindeki tanrıların buluşmasını çağrıştıran geçit töreni; 10 Ekim 2021 tarihindeki final yarışı ile Türkiye ayağını tamamladı. Mercedes takımında son yılını yaşayan Valtteri Bottas, bir kaç tur hariç baştan sona önde götürdüğü yarışı, yine önde tamamladı.

Şampiyon Hamilton ise lastik değiştirmedeki gecikmesiyle, istediği puanlara ne yazık ki uzanamadı. Yarışın önemli isimlerinden Vettel’in henüz pist ıslakken orta hamurlu lastiğe geçip, bir tur sonra yeniden yeşil kuşaklı ıslak zemin lastiğine dönmesi de ayrı bir “kumar” olarak gözden kaçmadı.

Bir de Hamilton ile Perez’in yarışın sonlarına doğru giriştikleri rekabet vardı ki, muhteşem diye tanımlayabilirim. Bu rekabetten ayakta kalan Red Bull Honda sürücüsü Peres’in tribünlerde Meksikalı taraftarların olması da ayrı bir ilginç noktaydı.

Kısacası asfaltta muhteşem bir gün geçti. 58 turluk yarışta bir an bile gözleri yummak mümkün olmadı. Diyecek hiç bir şey yoktu bu harikulade gösteriye.

İstanbulpark-formula 1 yarışı

Asfalt dışı sorunlar yarışa gölge düşürebilir mi

Fakat işte bu muhteşem 1,5 saate kadar olanlar ile bu 1,5 saatten sonra olanlar bu muhteşem tabloya gölge düşürmeye aday.

Bizzat benim gerçekleştirdiğim 5 km gidiş, 5 km dönüş Akfırat Köyü – İstanbul Park Pisti – Akfırat Köyü yürüyüşü; sağlığım açısından çok yararlı oldu. Günlük yürüyüşlerimden geri kalmamış oldum. Gerçi zorunlu olarak sağlıklı kalmak buna denir. Çünkü, 200 TL değerindeki otopark biletine sahip olmama rağmen otomobilimle otopark alanına ulaşmam polislerin yerine getirdiği görevleri gereği mümkün olamadı. Pistin çevresindeki “hassas kavşakları” engellenmiş trafik nedeniyle aşamadım. Bunun üzerine aracımı Akfırat Köyü ara sokaklarına bırakıp, “tabanvay” ile piste ulaştım. Binlerce F1sever gibi…

İyi ki sabah 09:00 gibi evden çıkmışım, yarış başlamadan piste varabildim ve bu muhteşem gösteriyi başından sonuna kaçırmadan izleyebildim.

Dönüşte de mesai saati başlangıcındaki metrobüs köprüsünü andıran iki köprü adeta sorunların başlangıcı oldu. Bu köprüler ki birinden inip, diğerine çıkmak ve sonra bir koridoru geçip, toplu taşıma araçlarına ulaşmak veya otoparka ulaşmak gerekiyordu.

Buraya bir fotoğraf bırakayım. 2021 İntercity Park Formula 1 yarışı dağılışı. Saat: 17:30 civarı, mecburi istikamet köprüler.

Neredeyse 100 bin kişi, köprüden geçişe mecbur bırakılmıştı. Ama sonra tel örgüleri yıkanlar falan, işin adabı kaçmış.

İstanbulpark-Formula-1

Genel müdür adeta “eylem” liderine dönüştü

Tribünde görüştüğüm dünya devi bir otomotiv şirketinin Türkiye genel müdürü benim yürümeyi tercih ettiğim kavşakta eylem başlattığını anlattı. Trafiğin kilitlendiği o meşhur kavşaklardan birinde polislerle diyalog başlatan deneyimli yönetici; olay mahallindeki en rütbeli polis müdürünü; yanında giderek sayısı artan bir kalabalıkla ikna edip, en az 50-100 aracın “yasaklanan yola” girmesini ve yarışa ulaşmasını sağlamış.

Sosyal medya kullanımına dikkat edilmeli

Yarış sonrası evine saatler sonra varabilenlerin sosyal medyaya yansıyan “isyanları” dikkat çekti. Bu tepkilere en ilginç yanıt ise pistin kiracı şirketi Intercity Başkanı Vural Ak’tan geldi. Türkiye filo kiralama sektörüne liderlik eden isimlerden biridir. Bu kez sosyal medyadaki tepkilere “Paşam” , “limuzin gönderseydim” gibi aşırı tepkiler vermesi dikkat çekti.

Bu işe çok emek verdiğini, gecesini gündüzüne kattığını ve sonunda ilki geçen yıl olmak üzere ikinci kez Formla 1 gibi çok yüksek seviye bir rekabeti Intercity Park’a getirdiği aşikar. Ankara’da Cumhurbaşkanı Erdoğan ile F1 şirketi arasında defalarca gidip geldiğini; pek çok engelle karşılaştığını ve bunları aşarken ter döktüğünü tahmin ediyoruz.

İşte bu “uzun ve zorlu yolculuğun” sonucunda elde edilen 2021 yarışının kendinden kaynaklanmayan sorunlarını skora dahil etmemesi daha iyi olacaktı.

Türkiye, otomobil kültüründe henüz emekleme aşamasında. Trafiğimiz, araç kullanma tarzımız, trafik kurallarına uymamız, emniyet kemeri takmamız bile yeni gelişiyor. Trafikteki kadın sürücü sayısının artması, yol katılımlarında fermuar sistemi, kavşaklarda geçiş üstünlüğü gibi sözüm ona “ince” detaylara girmiyorum bile. F1 kültürü ise daha çok yol almamız gereken bir saha, bir bulut olarak önümüzde duruyor.

Pistte yarış izlemeye gelenlerin birbirine yol vermeyerek, kavga ettiklerine bile tanık olduk pazar günü. Birbirlerinin arabalarını tekmeliyorlardı.

Saygı göstermek, gösterebilmek gerekiyor; aynı fikirde, aynı renkte, aynı takımda olmayanlara, kendimiz gibi olmayanlara… Farklılıklar güzeldir; Formula 1 takımlarının rekabeti ve orada yarışan 10 takım örnek olmalı…

 

 

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.