Otomotiv endüstrisi ve mühendislik sürekli gelişiyor. Kurallar da. 10-15 yıl önceki güvenlik beklentileri ve bunların karşılanmasıyla bugünküler arasında büyük farklar oluşmaya başladı. Bu farklar yüzünden de otomobillerin eski ve yeni nesilleri arasında bile “şaşırtıcı” farklar ortaya çıkıyor.
Yeni üretilen bir otomobil, 10 yıl önceki halefinin adeta “içinden geçiyor”. Halbuki 10 yıl önceki ilk lansmanında o dönemin güvenlik testlerinden başarıyla geçmişti. Alttaki test videosunda izleyebileceğiniz çarpışma testinde aynı marka ve model olup, üretim yılları ve üretim teknikleri farklı olan iki otomobilin çarpışmasını izleyeceksiniz.
Sosyal medyada yer alan otomobil gruplarında arkası kesilmeyen çarpışmalı kazaların fotoğrafları paylaşıyor. Arkadan çarpan otomobilin aldığı büyük hasar ve çarpılan arabanın arka kısmında yer alan çok ufak hasar veya çizikler kıyaslanıyor.
Genel itibari ile arkadan çarpılan arabanın markasına sahip bir başka kullanıcı kendi aracının sağlamlığını övmek ve marka fanatikliği yapmak için bu ve benzeri fotoğrafları paylaşıyor.
Bilinmesi gereken ise otomobillerin ön kısmında yer alan farlar, panjurlar, tampon ve diğer plastik parçalar en kırılgan parçalardır. Güvenlik sebebi ile motor kaputları içinde kırılma yada katlanma noktaları vardır. Darbe anında amortisör görevini üstlenir, çarpma şiddetinin arkaya iletimini emerler. Ve bu yüzden çok büyük hasar almış gibi bükülürler.
Kaza durumunda araç içinde yer alan kişilerin güvenliği yukarıda bahsetmiş olduğumuz plastik parçalar ile değil otomobilin şasisi ve buna bağlı olan diğer güvenlik noktaları ile sağlanır.
İzlediğiniz video veya sahibi olduğunuz markanın çarpışma testlerini izleyerek belki yolda bir miktar daha dikkatli olmanızı sağlamış olmayı umut ediyoruz.
Özellikle 2001 yılında Avrupa da zorunlu hale getirilen rijit şasi uygulamasına sahip olmayan eski marka otomobillerin çarpışma testlerindeki yeni nesil otomobillere göre dayanımının çok zayıf olduğunu unutmamakta fayda var .
