Otomobil pazarındaki geleneksel roller değişiyor. Son bir kaç yılda 1.6 lt ve altındaki motor hacimleriyle kompakt segmente el atan premium markalar, şimdi de mikro segmentte yeni şans aramak istiyorlar.
Daimler Mercedes’in alt markalarından Smart da bu sürecin bir parçası oluyor.
Geçtiğimiz yıl yenilenen ve bir yıldır manuel şanzımanla Avrupa ve dünya yollarında önemli satış rakamları yakalayan Smart ForTwo ve Forfour modelleri, otomatik vites seçeneğinin eklenmesiyle yıllık 100 adetlerdeki Türkiyeli müşterilerini iki üç kat artırmayı hedefliyor.
900 ve 1000 cc’lik üç silindirli iki motor seçeneğiyle yola çıkan 6 ileri otomatik vitesli yeni Smart DCT Turbo modelleri Türkiye’ye tek pakette dolu olarak ithal edilecek. ithalat için sonbahar ayları planlandı. Fiyatı ise eylül ayında görüşülmeye başlanacak.
Halen satılan mevcut eski nesil Smart ForTwo fiyatlarının 43 bin liradan başladığını hatırlatalım.
Neden Smart alınır?
Böyle bir soru bu araçlar için ilk akla gelen oluyor. Özellikle Fortwo için sorulacak bu soru küçük iki bagaj, iki kişilik omuz omuza yolculuk, düşük yakıt tüketimi, tamemen sorunsuz park ve kolay manevra yeteneği olarak cevaplanabilir.
Fiyat, çocuklu aile, köpekli sahip Smart’ın sevmediği özellikler. Ya da yeni seçenek Smart Forfour’u düşünmesi gerekenlen bu kesim.
Tabii o zaman da mikro araç almanın anlamı kalmıyor veya seçenekler artıyor.
Smart, Köln gibi Avrupa’da çok dikkat çekmeyen bir şehirde 1000 kişide 10.3’lük sahiplik oranına ulaşmış. Belki bu yüzden de yeni Smart uluslararası basın test sürüşleri Köln ile Bonn arasında yapıldı. Nehir kenarında kurulan plaj atmosferi bizim katılım günlerimize denk gelen yağmurlu hava yüzünden anlamını yitirdi.
Aracı Köln ile Bonn arasında yaklaşık 100 km’lik yağmurlu otoyol koşullarında denedik. 900 cc’lik yeni benzinli motor araç ve iki yolcu için yeterli. Sorun çıkarmadan ve saatte ortalama 110 km hızın üzerine çıkmadan seyredebiliyorsunuz. Bu tür bir kullanımda yakıt tüketimi için 5.4 litre benzin harcıyor ki resmi açıklamada bu tüketim 4.1 lit.
Aracı kullanmak, sağ yanda oturmaktan daha güvenli görünüyor. Sürücü koltuğunda direksiyonun varlığı yüzünden koltuk daha bir stabil hissedilirken, sağdaki yolcu koltuğunda kendinizi adeta aracın üzerinde motosiklet kullanımı tadında hissettim. Bunda aracın üzerindeki iki parçalı cam tavanı, ön ve yan camların büyüklüğü etkili olmuş olabilir.
Aydınlık ve ferah bir iç mekan kesinlikle söz konusu. Bu da size motosiklette olduğunuz havası veriyor.
Böyle bir araç için ben İstanbul’da Nişantaşı gibi bir semtte yaşamayı ve o bölgede iyinin çok olması şartını gerekli görüyorum. Böyle bir semtte Fiat 500’e göre bile yaklaşık 1 metre daha kısa olan Fortwo ideal bir araç. Çünkü park konusundaki sorunu 2,5 metre uzunluğundaki bir araçla daha kolay aşabilirsiniz.
Bunun örneklerini park sorununun varlığı hissedilen Köln ve Bonn yollarında da gördüm. Bol miktarda Smart kullanılan bu kentlerde kompakt boyutlu üç otomobilin park edeceği alana 5 Smart girebilmiş. Bu Smart sahiplerinin araçlarının park pratikliği nedeniyle midir, sarsak park ettikleri de gözümden kaçmadı..
Ben Smart’ı İstanbul’da Tan Sağtürk’ten hatırlıyorum. Nişantaşı’ndaki bale okulunda rastladığım Smart aracına pat diye park yeri bulabiliyor olması kıskandırıyor. Oysa aynı okulda okuyan öğrencileri ders sonunda almaya gelen şoförlü battal boy araçlar, aynı rahatlığın yanından bile geçemeyerek, apartmanların otopark girişlerine burunlarını sokarak, beklemek durumunda kalıyorlar.
Ön panelde örgülü kumaş materyal aracın dış rengiyle uyumlu. Beyaz ağırlıkı iç mekan kirlenmeye karyı savunmasız ama temiz tutulabilirse çok şık durabilir. Beyaz parlak sert plastik çerçeveli ekran üzerinden yönetilen bilgi eğlence sistemi de kullanışlı. Özellikle Android işletim sistemli akıllı telefonlarla Mirrorlink yapabilmesi iyi ama IOS ile yapmaması yetersizlik.
Hafıza kartı ve USB hubları birer adet. Hafıza kartı hub’ına navigasyon için gerekli harita kartı takılı olacağı için başka bir kullanımı söz konusu görünmüyor. Playlist’iniz için USB noktasını kullanacaksınız.
Bu arada Smart’ın üretiminde Renault işbirliğinin etkisini hissediyorsunuz. Aracın anahtarı, sinyal kolları, direksiyonu, motoru Renault. Tabii üretimi de Fransa’da iki markanın kontrolündeki tesislerde gerçekleşiyor. Fransa’daki üretim bantlarından inen araçlar Renault içinse Twingo, Mercedes içinse Smart logo ve karoseriyle çıkıyor. Altyapı-platform aynı.
Aradaki fark ise yeni DCT otomatik şanzıman. Mercedes yetkilileri Smart’ta kullanmaya başladıkları yeni 6 ileri şanzımanı Chrysler işbirliği zamanında geliştirildiğini ve hatta Chrysler mirası Gearbox üretim olduğunu gizlemiyorlar. Bu şanzımanın Mercedes’in diğer Gearbox şanzımanlarıyla aynı olduğunu belirtiyorlar.
Smart satı almak isteyip de otomatiği olmadığı için almayanların olduğunu ve bunların bu aracı beklediğini söyleyen Mercedes yetkilileri, sonbahar itibariyle bunu sunmaya başlayacaklarını açıkladılar.
