Nerede bu ehliyetler? Belma Toprak

Hyundai Motor Türkiye’den Kadın Sürücüleri Cesaretlendiren Proje

Fren yerine gaza basan ‘kadın’ sürücü…

Gülebilir, dalga geçebilirsiniz…

Fren yerine gaza basan sürücü…  Cinsiyet belirtilmediğine göre erkektir.

Gülmez, dalga geçmezsiniz… Aaaa olabilir böyle şeyler canım değil mi!

Maalesef toplumsal algı ve yargıları kırabilmenin en zor olduğu alanlardan biridir trafik ve trafikte araç kullanımı. Ondan daha zor olan da bu alanda kullanılan dili dönüştürmektir.

Rallici olduğunda bile kadın rallicidir… Erkek ise sadece rallici…

Kadın kelimesini sıfata dönüştürerek kullanmamak için yıllar boyunca çok çaba sarfettim. Özellikle de otomotiv veya trafikle ilgili haber ve yazılarımda ‘kadın sürücü’ ya da ‘sürücü kadın’ olarak, cinsiyet belirtmemeye özen göstermeye çalıştım. Zamanın bir yerlerinde kalemimden kaçmamıştır umarım…

Ancak bu sefer bir istisna yapacağım ve aşağıda anlatacağım konuyla ilgili ‘kadın’ sıfatını bilhassa kullanacağım… Sürücüyü tamlama sıfatı olarak daha da yerleşmesi için değil, tedavülden kakması için…

BİRAZ ORTAYA KARIŞIK BİR YAZI…

Önce iki soruyla başlayacağım:

1-Otomobil kullanmayı öğrenmek ne kadar zor olabilir?

2-Bu sorum sadece kadınlara: Otomobil kullanmayı size ilk önce kim öğretmeye çalıştı? Baba, koca, abi, sevgili, arkadaş, anne, abla?..

Birinciden başlarsak; elbette kadın olsun, erkek olsun hiçbirimiz zor değil… Hem teoride hem de pratikte. Bazen 3-5 saat bile yeter. Ama kimi zaman işin teorisini ve pratiğini öğrenmek yetmiyor. Sonrasında birçok kadın için özgüven devreye giriyor. Daha doğrusu özgüvensizlik… İlk kıvılcım da maalesef kadınlara genellikle ilk ‘ehliyet kursunu’ veren  yakınlarından geliyor. Öncelikle kullanmayı öğrenmek için en başta yakınları devreden çıkarmak gerekiyor bence. Bu cümle de ikinci soruya kişisel yanıtım olsun.

Ehliyetler alınıyor alınmasına da… Sonrasında bir daha direksiyon başına geçmek binlerce kadın için korku, endişe, anskiyete unsuru haline geliyor. Araçları olmasına karşın birçoğu trafikten elini eteğini çekiyorlar.

Benden bir örnek: Yaşını doldurduğu gün ehliyet almak için başvuran ve çok keyifle araba kullanmaya başlayan kızım, sırf yavaş manevra yaptığı için arkadaşlarının dalga geçmesi yüzünden 3 ay araba kullanmak istemedi. Neyse ki ebeveynleri olarak büyük telkinlerle yeniden özgüvenini sağladık. Umarım sağlamışızdır…

Kadın sürücülerdeki özgüvensizliğin en önemli nedeni de Hyundai’nin ‘Trafikte Daha Çok Kadın’ projesi için yaptırdığı anketin can alıcı cümlelerinden birinde net bir şekilde anlaşılıyor:

“Kadının trafikte sadece kadın olmasından kaynaklı önyargılar” yüzünden…

Türkiye’de kaç kadının ehliyeti var? 2022 verilerine göre toplam ehliyet sayısı yaklaşık 33 milyon. TÜİK verilerine göre de toplam ehliyet sahipliği içinde kadın oranı yüzde 27. Bu da yaklaşık 9 milyona tekabül ediyor. Türkiye şartlarında fena değil. Ancak bu sayının trafikteki kadın sayısı olmadığını tahmin edebiliriz. Nerede peki bu ehliyetler? Binlercesi cüzdanlarda dekoratif unsura dönüşmüş ya da tozlu bir çekmecenin diplerine itilmiş durumda…

PEKİ KADINLAR HAKSIZ MI? HİÇ DEĞİL…

Hyundai’nin 1276 kişinin katılımıyla yaptığı ankette ‘Ehliyetiniz var mı’ sorusuna “Var ama kullanmıyorum” diyenlerin oranı yüzde 24 gibi epeyce yüksek bir düzeyde.

Trafikte kadın sürücü sayısının neden düşük olduğuna ilişkin soruya yüzde 45 gibi ezici bir çoğunluk ‘Trafik zorbalığı’ yanıtını vermiş.

‘Trafikte kadın sürücü olarak karşılaştığınız en yaygın sorun nedir’ sorusuna verilen ilk yanıt yüzde 44 ile “cinsiyetim ile ilgili önyargılar ve olumsuz yaklaşımlar” demiş.

Kadın kitlenin araç kullanıma/ehliyete olan ilgisini yüksek fakat bir kısmının bu konuda çekingen olduğu sonucu elde edilmiş. Cinsiyetle ilgili ön yargılar ve olumsuz yaklaşımlar sorunundan sonra en çok yaşanan sorun diğer sürücülerin agresif tutumlu olması olarak öne çıkıyor.  İşte can sıkıcı bir sonuç daha: Yaş ilerledikçe sözlü taciz ve rahatsız edilme durumu azalıyor, ancak genç kadın kitle özelinde yüksek seyrediyor. Yani kadınların genç olması onları ‘zorbalığa’ daha açık hale getiriyor.

Bu anket Hyundai Motor Türkiye’nin Women Drivers Network ile yaptığı iş birliğiyle hayata geçirdiği ‘Trafikte Daha Çok Kadın’ projesinin çıkış noktası olmuş. Proje ile kadınların sürüş deneyimlerini paylaşmaları, birbirlerinden öğrenmeleri ve destek almalarını sağlayan bir platform amaçlanıyor.  Ehliyeti olmasına rağmen trafiğe çıkmaya çekinen kadınlara yönelik teorik ve pratik sürüş eğitimleri düzenleniyor.  Proje, 2 yılda 1.000’den fazla kadın sürücüye veya sürücü adayına ulaşmayı hedefliyor.

Hyundai Yurtiçi Satış, Pazarlama ve Satış Sonrası Genel Müdürü Murat Berkel, şu bilgileri veriyor: “Türkiye’de milyonlarca kadının ehliyeti olmasına rağmen, birçoğu çeşitli nedenlerle aktif olarak araç kullanmıyor. Kimi zaman özgüven eksikliği, kimi zaman toplumsal baskılar veya trafik korkusu, kadınların direksiyon başına geçmesini engelliyor. Hyundai olarak bu projemizle kadınları cesaretlendirmeyi, desteklemeyi ve trafikte daha görünür hale getirmeyi hedefliyoruz. Ayrıca, kadınların trafikte daha özgüvenli olmaları hem toplumsal gelişim hem de güvenli sürüş kültürü açısından büyük önem taşıyor. Bu proje, sadece bireysel gelişimi değil, aynı zamanda kadınların trafikte daha fazla temsil edilmesini ve toplumda güvenli sürüş kültürünün yaygınlaşmasını hedefliyor. Kadınların trafikte daha fazla yer alması hem trafik güvenliğini artırıyor hem de toplumsal cinsiyet eşitliğine katkı sağlıyor ve kadınların özgüvenini ve bağımsızlık duygusunu pekiştiriyor. Direksiyon başında daha çok kadın görmek, sadece bir hedef değil; daha eşit, daha güvenli ve daha kapsayıcı bir toplumun da göstergesi.”

Women Drivers Network’ün kurucusu Elif Özyıldırım da projenin bir ihtiyaçtan doğduğuna dikkat çekiyor. İhtiyaçtan doğan bütün projelere destek olmaya değer doğrusu…

HEDEF KİTLE ERKEKLER

Projede hedef kitle erkekler. Temelinde erkek sürücülerden kadın sürücülere anlayış ve saygı beklentisi var.

Elif Özyıldırım, erkek sürücülerin projeye desteklerinin yüksek olduğunu kaydederken, doğum günü hediyesi olarak eşlerine eğitim hediye edenlerin de olduğuna ancak eşi araba kullanmasın diye araca tek kişilik kasko yaptıran erkeklerin de olduğuna dikkat çekiyor.

Trafikte kadınlara agresif davranmadığını düşünen erkek sürücülerden bazıları kendini çemberin dışında bırakmasın lütfen. Bazen ne kadar itici bir şekilde ‘öğreten adam modunda’ olduklarını unutmasınlar. Bu da farklı bir zorbalık türü bence. Trafikte en ufak bir hatada kadınları uyarmayı toplumsal bir görev olarak gören erkek sürücülerin çoğu, ölümle sonuçlanabilecek hatalar yapan hemcinslerine ‘gık’ bile diye demiyorlar…

Demek ki nedir?

Bazıları yenebileceğinden emin olduklarına karşı harekete geçiyor sadece…

‘BAZI’ KADINLARA DA BİR ÇİFT SÖZÜM VAR

Erkek sürücülerden kadın sürücülere anlayış ve saygı beklerken bir çift sözüm de hemcinslerime var. Trafikte kadınlara yapılan zorbalığı sadece erkekler yapmıyor emin olun. Bunca yıldır gözlemim şu: Kadınların bir kısmı ya çok çekingen araç kullanıyorlar ya da gereğinden fazla karşılığı olmayan bir özgüvenle, hatta agresiflikle… Bu agresifliklerini de genellikle hemcinslerine yöneltiyorlar.

Sevgili ‘bazı’ kadın sürücüler;

Trafikte en sağ şeritte yasal hız sınırlarında seyreden bir sürücünün kadın olduğunu anladığınızda tampona yapışmayın, aslında hiç yapışmayın,

Yaya geçidinde tesadüfen bir kadına yol verdiğinize (vermek zorunda kaldığınızda) o yayanın sizin ölçülerinize göre yavaş davranmasına sinirlenip kornaya abanmayın.

Küçük çocuğunuzu okula bırakırken illa okulun tam giriş kapısında durmak için inat etmeyin. Küçük çocuğunuzun kendi başına araçtan inmesine izin vermeyin. Uygun bir yere park edip, çocuğu bırakıp gelin bi zahmet.

Bu sürücünün hemen arkasındaki sürücü! 10 saniye sonra sen de aynı şeyi yapacaksın. O yüzden kornaya basmayı bırak!

Helikopter anneler, sokak aralarında araçlarınızla kuralsızlık terörü estirmeyin. Annelik çok zor bir şey, ama inandırmaya çalışıldığı gibi kutsal bir şey değil. İşim acele diye kaldırımlara park etmeyin. Araçlarınızı kaldırım rampalarına dikey bırakmayın. (Bunlar tabii ki tüm sürücülerin duyarlı olması gereken bir durumlar).

Başta sorduğum gibi, bir araç kullanmak ne kadar zor olabilir. Aşırı özgüveniniz kibre dönüşmesin…

Erkek sürücülerden kadın sürücülere anlayış ve saygı beklerken, sizler de hemcinslerinize karşı anlayışlı, saygılı ve en önemlisi de terbiyeli olun lütfen.

Siz de yenebileceğiniz rakip olarak kadınları bellemeyin!

Kadın olarak başka bir kadının kurdu olmayın!

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.