Otomotiv sektörü iç pazarda haziran ayından itibaren başlayan “büyük daralma” döneminin 5. ayında yıl sonu tahminlerini revize ettiklerini açıkladılar.
Türkiye’de faaliyet gösteren 46 otomotiv markasını çatısı altında bulunduran ODD (Otomotiv Distribütörleri Derneği) tarafından bir toplantı düzenlendi. ODD Başkanı Ali Bilaloğlu tarafından yapılan açıklamayla üyelerden gelen tahminlerin ortalaması olarak 2018 yılı Türkiye otomotiv satışlarının 600 bin adetlerde olacağı dile getirildi.
ODD üyelerinin 2018 yılına yönelik 600 bin adetlik pazar tahmini, 2019 yılı için 450 bin adetlerde odaklandı. ODD üyeleri derneklerine bildirdikleri bu tahminlerle, sektörün içine düştüğü durumun iç açıcı olmadığı bir kez daha belirginleşti.
Hayri Erce, ODD Genel Koordinatörü
ODD Başkanı Ali Bilaloğlu, toplantıda Hükümet’ten iki önemli taleplerine daha cevap beklediklerini de söyledi:
“ÖTV matrahının yükseltilmesi talebimiz kabul edildi ve uygulamaya geçildi. Sırada Hurda teşviği matrağı var. Onun da yükseltildiği duyumunu aldık. Şimdi ticari araç kiralamalarının serbest bırakılmasını ve şirketlerin araç ve özellikle ticari araç alımlarında hızlandırılmış amortisman uygulamasına geçilmesini istedik.”
Hurda indiriminden yararlananlar 70 bine yaklaştı
Haziran ayında başlayan hurda teşviğinin etkisinin tam olarak belli olmadığını belirten ODD Genel Koordinatörü Hayri Erce de, “Bu destekten yararlanan araç sayısının 70 ine yaklaştığı biliniyor. Kurdaki artışın kısmen yansıdığı otomobil fiyatları nedeniyle bu teşvikten yararlanabilen araç sayısı azaldı. Türkiye’de 4.4 milyon adete yakını 20 yaş üzerinde. Hurda Teşviği uygulaması sürekli hale getirilerek, bu eski araçların yenilenmesinin kolaylaştırılmasına devam edilmesi gerek.” bilgisini verdi.
“Otomotiv sektörü ekonominin bir yansımasıdır “
Otomotiv sektöründeki büyüme ve küçülme trendlerinin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de ekonominin ve büyümenin bir yansıması olduğunu söyleyen Bilaloğlu,
“2018 yılına baktığımızda, ilk 3 ay pozitif başlayan bir ekonominin ve büyümenin bir sonucu olarak sektörde yüzde 2,17 artış gerçekleşti. Ancak döviz kurlarındaki ve faizlerde meydana gelen volatilite ve artış sonucu ikinci çeyrekte yüzde 20’lik, üçüncü çeyrekte ise yüzde 51’lik daralma gerçekleşti. Seneye de bu görünümün devam edeceğini
varsayıyoruz. Yeni Ekonomi Programında da belirtildiği üzere 2019 yılı Türkiye ekonomisinin dengeleneceği bir geçiş yılı olacak. Otomotiv sektörü de Türkiye’nin lokomotif sektörü olarak aynı şekilde etkilenecektir. Türkiye olarak bu süreci en kısa sürede ve en az hasarla atlatacağımıza inancımız tamdır” diye konuştu.
