Test sürüşü: Yeni Renault 5 nasıl bir otomobil

Otomotiv dünyası, Fiat ve MINI gibi markalarda retro esintili tasarımların ne kadar işe yaradığını görünce Renault da “neden olmasın?” diye düşündü. Oluyor bir kaç yıl kadar… Elektrikli retro yeni Renault 5 haziran sonunda Türkiye’de de satışa çıktı.

Marka, üretimi 1980’lerde sonlandırılan Renault 5’in, orijinalini hatırlayacak yaşta olanlara yetecek kadar anımsatıcı bir stil sunmayı umuyor; ancak bunu, sadece dikkat çekici küçük bir otomobil isteyen daha genç tüketicileri de ihmal etmeyecek keskin, çağdaş bir gövdeyle dengeliyor.

Renault 5 genel olarak nostaljik bir havaya sahip olsa da, bu küçük otomobilde o kadar çok eğlenceli nokta var ki, etkilenmemek mümkün değil.

Öncelikle benzerlerinden daha çekici ve lüks bir minik otomobil gibi hissettiriyor. Fiyatı da bu batarya ve güç aktarma organı seçeneğiyle makul ve rekabetçi.

Elektrikli retro yeni Renault 5, Stellantis markalarının ekonomik fiyatlı küçük elektrikli modellerini merak edenlere de çekici görünmek için tasarlandı. Markanın Avrupa’da 22-29 bin euro olarak fiyatlandırdığı bir otomobil.

 

 

Baz modeli 40 kWh bataryayla sunuluyor ve fiyatı 1 milyon 450 bin TL. Bu fiyata, 90 kW (120 beygir güce denk) motor, 309 km menzil (WLTP değeri), 100 km’de 14.7 kWh elektrik tüketimi, 18 inçlik standart Techno alaşım jantlar dahil.

Techno donanım seviyesi, büyük 52 kWh paketiyle 150 bg’lik motor ile 1 milyon 535 bin TL’ye sunuluyor. Bu paket ile menzil 435 km’ye yükseliyor. Enerji tüketimi 15 kWh’e yükseliyor ama 0-100 hızlanması 8 saniyeye iniyor.

 

Renault 5 E-Tech’in tüm versiyonları önden çekişli olup, tek gövde seçeneği beş kapılı hatchback’tir. Bu versiyon , hot hatch versiyonu olan Alpine A290 ile paylaşılıyor ve bu araç bu günlerde satışa sunulacak.

Otomobili İstanbul’da kullandım. Renault, 5’in yolda sergilediği sağlamlık hissini müthiş bir şekilde yansıtıyor. İncelik ve denge açısından, hiç de küçük bir otomobil gibi hissettirmiyor. Her şey çok olgun ve güven verici.

 

Tasarım, eski otomobile bolca gönderme yapsa da, akıllıca detaylar ve zıt renk ve şekillerin kullanımı sayesinde oldukça farklı bir oran kümesini gizliyor. R5, nispeten geniş bir tasarıma sahip ve Renault, R5 Turbo’dan ilham alan geniş çamurluklarıyla bunu vurguluyor. Kare farlar, dik arka lambalar ve eğimli C sütunu gibi diğer unsurlar, orijinal konseptin temel şeklini alıyor ve onu çağdaş grafikler ve detaylarla modernize ediyor.

Genel performans nispeten muhafazakar kalsa da, günlük sürüşte oldukça önemli bir fark yaratan üç sürüş modu mevcut. Bunlardan Eco modunu atlamak gerekiyor. Gaz tepkisini çok yavaşlatmasının dışında genel menzili pek artırmıyor. Comfort modunda tepki oldukça doğal ve tatmin edici, Sport modu ise işi değiştiriyor ama menzili kısaltıp, tüketimi artırıyor.

 

Renault 5’in hangi versiyonunu seçerseniz seçin, ön tekerlekleri tek bir elektrik motoruyla çalıştırıyor. Renault, alıcılarına her biri kendi pil boyutuna sahip iki farklı elektrikli motor seçeneği sunuyor.

Seri, 225 Nm torklu 118 beygir gücündeki bir versiyonla başlıyor; bu motor, iddia edilen 300 km menzil sağlayan 40 kWh’lik bir bataryayla eşleştirilmiş. Giriş seviyesi modeli henüz kullanmadık, ancak performansı kağıt üzerinde yeterince canlı görünüyor; 0-100 km/s hızlanması dokuz saniye sürüyor, bu da Fiat 500 ile aynı ve Citroen e-C3 ve BYD Dolphin Active’den birkaç saniye daha hızlı.

Ancak 148 beygir gücündeki modelin direksiyonunda günümüzü geçirdik.

Motor oldukça sessiz ve fren pedalı üzerinden gelen geri bildirim, motor rejenerasyonu ile mekanik frenleme arasında geçiş yaparken güven verici ve akıcı.

R5’in azami hızı, hem elektrikli menzil hem de elektrikli motorun şanzımanı uğruna 149 km/s ile sınırlandırılmış.

5 ile şehir içi sürüş

Renault 5, düşük hızlarda bile hissedilen bir sağlamlığa sahip olsa da, bu tür modelleri şehir içinde sürmeyi çok keyifli yapan tipik küçük otomobil özelliklerinin çoğunu koruyor. Direksiyon hafif ve çevik, ancak düz yolda hafifçe güçlü bir sabitlenme etkisine sahip. Dönüş yarıçapı ise etkileyici derecede dar, bu nedenle düşük hızlardaki manevralar bu otomobile basit geliyor.

Sürüşü biraz sert. Ama Sönümleme iyi kontrol edildiği için bu sertliği her zaman hissetmiyorsunuz, ancak kısa dingil mesafesine sahip herhangi bir küçük elektrikli araçta aşina olduğunuz sürekli bir sıçrama var. Bunun dışında, güç aktarma sistemi akıcı, fren hissiyatı güven verici ve B modu fren rejenerasyonunu önemli ölçüde artırıyor, ancak tek pedalla tam bir sürüş deneyimi sunacak kadar değil.

Hızlandığınızda, Renault 5’i sürmek oldukça eğlenceli. Tabandaki batarya grubunun sağladığı alçak ağırlık merkezi, gövde hareketlerini  azaltıyor, ancak bu aracın altınızda ne yaptığını hissetmenizi engelleyecek dereceye varmıyor.

Viraja rahatça girin ve hatta gazdan ayağınızı çekmeden 5’in dengesiyle bile oynayabilirsiniz. Bugün için satın alabileceğiniz en eğlenceli küçük otomobillerden biri diyebilirim.

Uzun mesafeli yolculuklar için çoğu alıcının ilk tercihi olmaz. Ben de böyle bir deneyime girişmedim onunla. Ama yol planınızı yaparsanız ve sabırlı bir sürücüyseniz 5 ile otoyol  neden olmasın.

Düz yolda performansı 100 km/s’den sonra azalsa da, genel olarak yeterli. Yol ve rüzgar gürültüsü de bu boyuttaki bir araç için etkileyici derecede iyi sayılır.

Bu arada otomobilin frenleri ile ilgili biraz daha çalışılması gerekiyor. Düşük hızlarda fren pedalına bastığınızda, rejeneratif frenleme hemen devreye giriyor ve sizi şehir içi sürüş için uygun olandan daha fazla dikkatli olmaya zorluyor. Biraz alışmayla işler düzeliyor.

 

Nispeten mütevazı miktarda ağırlığı hareket ettirilebilen küçük bir otomobil olması , 5’in enerjisini diğer elektrikli otomobillerin çoğundan daha iyi kullanmasını sağlıyor.

 

Standart donanımda bir ısı pompası olması, diğer tüm elektrikli araçlarda olduğu gibi, ısıtmayı kullanmanın çok az bir dezavantajı olduğu anlamına gelse de, 5’in menzili soğuk havalarda düşecektir.

 

Renault 5 E-Tech electric 2025 yılında Türkiye'de satılacak

 

Göz kamaştırıcı parlak metalik yeşil veya sarı renk seçeneklerinin yanı sıra daha yumuşak beyaz, siyah ve lacivert renk seçenekleri de mevcut olan bu araçlar, renkli şerit kaplamalar ve isteğe bağlı grafiklerle vurgulanabiliyor.

 

Tüm modellerde, çamurlukları neredeyse tamamen dolduran 18 inç jantlar bulunuyor. Orijinalinde bir havalandırma menfezi bulunan, ancak yeni 5’te pil şarj göstergesi görevine sahip oldukça büyük, dikdörtgen bir gösterge paneli kaputta konumlanıyor.

İç mekan ve gösterge paneli

Renault, 5’in kabininde kumaş kaplı gösterge paneli ve koltukların özgün şekli, yetmişlerin ilk nesil 5’inden ilham alıyor. Yolcu koltuğunun önündeki belirgin raf ve belirgin havalandırma delikleri de yerini Clio’ya bırakan eski 5’e saygı duruşu yapıyor.

Tüm bunların, dijital ekranlar ve fiziksel iklimlendirme kontrol fonksiyonları gibi modern konfor unsurlarıyla birlikte genel tasarıma büyük bir başarıyla entegre edildiğini söyleyebilirim.

Renault en mantıklı ergonomiye sahip. Tek istisna vites kolu. İncecik direksiyon kolu, silecek kumandasının hemen üzerine yerleştirilmiş ve örneğin park ederken veya dönüş yaparken, ileri ve geri vites arasında hızla geçiş yaparken yanlışlıkla yanlış kolun kolayca kullanılabildiğini gördük. Aynı tarafta, daha aşağıda üçüncü bir kol (müzik sistemi kumandası) daha olduğu düşünüldüğünde bu alan biraz toparlanmaya gereksinim duyuyor.

Malzeme kalitesi ve duygular

5, küçük bir otomobil için yeterince sağlam. Birkaç sert plastik genellikle alt kısımlarda yer alıyor ve kumaş parçalar, insana daha yakın kısımları kaplıyor. Havalandırma üfleçlerinin çevresinde piano black malzemeler kullanılması şık durmuş.

 

Gösterge paneli boyunca yelken bezine benzeyen kumaşlar kullanılmış, bu geri dönüşümlü malzemeler torpido sonuna kadar uzuyor.

Genel olarak, gösterge paneli, kapı içleri, koltuk kontrolleri ve direksiyon simidi gibi önemli unsurlar sağlam ve kaliteli hissettiriyor, ancak bagaj tutma yeri ve arka kapılar gibi parçalarda bazı kalitesiz plastikler kullanılmış.

 

Sürücünün önündeki dijital gösterge paneli, dikkat dağıtıcı unsurları önlemek için minimum bilginin görüntülenmesini sağlayan oldukça sade hazırlanmış, net ve okunması kolay bir tasarıma sahip. Tüm bilgi öğeleri son derece görülür ve seçtiğiniz sürüş moduna bağlı olarak değişiyor. Temel olarak, hızınız ve ana bilgi merkezi sabit ve ekranın ortasında veya sağında bulunuyor. Ortadaki bölüm, aktif sürüş yardımcılarını, verimlilik bilgilerini göstermek için açılabilir.

Daha fazla bilgi görüntülemek için en sağ tarafa üçüncü ve daha kompakt bir pencere açılabiliyor, ancak her durumda ekran, çok fazla gereksiz seçenek sunmadan tercihlerinize göre özelleştirilebilecek kadar değişken.

Fiziksel klima kontrolleri, temel ayarların kolayca yapılabilmesini sağlıyor. Bu, hafife alınması gereken bir şey gibi görünse de, dokunmatik ekrana dayalı birçok yeni otomobilde durum her zaman böyle değil.

Renault’nun en yeni bilgi-eğlence sistemi, büyük ölçüde Google tabanlı teknolojiye dayanıyor. Bir teknoloji devinin bilgi birikimi ve işletim sistemini kullanmak, Renault’nun önceki dokunmatik ekran denemelerinden ve diğer üreticilerinkinden çok daha iyi olduğu anlamına geliyor.

Bluetooth hızlı ve kolay bir şekilde kuruluyor ve bağlantı veya ses kalitesiyle ilgili hiçbir sorun yaşamadık.

Renault’nun süper mini elektrikli aracı için tek gövde seçeneği mevcut ve Citroen e-C3 AC ya da Fiat Grande Panda gibi bir crossover modelle karşılaştırıldığında , R5’in iç mekanı dar görünüyor. Bunun en büyük nedeni, Renault’nun bagaj hacmini arka bacak mesafesine tercih etmiş olması.

Koyu renkli iç tavan döşemesi ve dar camlar içeriyi küçük gösteriyor, ancak kesinlikle klostrofobik sayılmaz. Tüm modellerde beş koltuk bulunuyor ve bacak mesafesi kısıtlı olsa da, arka ayak boşluğunda şaft tüneli bulunmuyor.

Boyutlar
3.922 mm uzunluğuyla R5, Renault Clio’dan 128 mm , yerini aldığı Renault Zoe’den ise 165 mm daha kısa.

5, bu kadar küçük bir araç için ön tarafta oldukça büyük duruyor. Gösterge paneli yüksek, bu yüzden daha iyi bir görüş açısı arayanların koltuğu biraz yükseltmesi gerekecek.

Neyse ki, ön koltuk ve direksiyon simidi birçok ayar seçeneğine sahip, bu yüzden rahat bir oturma pozisyonu bulmak zor değil. Ancak büyük arka koltuk başlıkları, sürücünün arka camdan dışarıya görmesini kısmen engelliyor.

 

Arka koltuklar

Arka koltuklar rahat, ancak tahmin edilebileceği gibi, bu kadar küçük bir otomobil için çok geniş değiller. Diz mesafesi bir Opel Corsa’ya benziyor, yani Skoda Fabia gibi piyasadaki en geniş hatchback’lerden daha dar. Baş mesafesi ise B hb için ortalama düzeyde ve bir Renault Clio’nun arkasıyla neredeyse aynı.

Bagaj alanı

326 litrelik bagaj hacmi, küçük otomobil standartlarına göre oldukça geniş, ancak yüksek yükleme eşiği, büyük eşyaların araca yüklenmesini zorlaştırıyor. Kaput altı saklama alanı olmadığı için bu alanın şarj kablolarını da barındırması gerekiyor.

Koltukların yatırılmasıyla hacim 1.106 litreye çıkıyor, ancak katlanan koltuk sırtlıkları ana bagaj tabanından bir adım üstte konumlanıyor.

Fiat 500 , Peugeot E-208 ve Opel Corsa Electric gibi elektrikli araç rakipleriyle birlikte Renault 5, Euro NCAP’den beş üzerinden yalnızca dört yıldız güvenlik puanı alabildi. Puan kaybının nedeni, Renault’nun gösterge panelinin farklı boyutlardaki yolcular için aynı düzeyde koruma sağlayabileceğini kanıtlayamamasıydı. Ayrıca, ön koltuktaki yolcuların yandan çarpışmalarda çarpışmasını önleyen merkezi bir hava yastığı da bulunmuyor.

 

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.