Vural Ak itham ediyor: “En yüz karası yönetim görevde”

Pazartesi yazımda bu yazımın işaretini vermiştim. Konu, motorsporları dünyası için ilgi çekici. Biliniyor da biraz. Ama daha geniş kesimin de bilmesinde yarar var. Zaten öğrenilecek de.

İstanbul Park’ın patronu Vural Ak, Boğaziçi Üniversitesi’nde Siyaset Bilimi okudu. Aynı dönemde otomobil yarışlarına başladı. Uzun bir süre rallilerde start aldı, kürsülere çıktı.

Hatırlarım, 2000’li yılların başıydı. Araç filo kiralama ya da daha yeni ismiyle operasyonel leasing konusunu ele alan bir araştırma hazırlıyordum o zamanlar çalıştığım EKONOMİST dergisinde. Filo kiralama sektörü yeni yeni gelişiyordu. Henüz ilaç şirketleri ve bankalar bile  çalışanları için kendi araç filolarına sahipti. Küçük şirketlerin ise araç kiralama konusu akıllarından geçmiyordu. Hukuki dayanağı da pek yoktu ve finansal yararları yeni yapılandırılıyordu.

Vural Ak cesaretle bu işe girmişti. Önce küçük bir ofiste Sultanahmet’te başladığı araç kiralama işini her geçen gün büyütüyordu.

Pazartesi günü yayınlanan yazımın bir yerinde nereden aklımda kaldıysa -belki de- artık o işadamı oldu düşüncesiyle “Eski Yarışçı Vural Ak” demiştim. Aynı gün yazıyı okuyan Vural Ak, telefonla arayıp, şunları söyledi: “Halilcim ben halen yarışıyorum. Nereden çıktı bu eski tanımı.”

Bu anekdotu niye anlatıyorum. Vural Ak, halen yarışıyor mu?

Hayır…

Vural Ak, milyonlarca Euro değerindeki dünyanın en hızlı bir çok otomobilin sahibi. Aynı zamanda dünyanın en hızlı otomobillerinin yarıştığı İstanbul Park pistinin de işletmecisi. 24 saati ona ait bir pistten söz ediyorum.

Ama öğrendiğime göre Vural Ak’ın yarışçı lisansı TOSFED tarafından 6 aylığına iptal edilmiş.

“Eski” yarışçı, şimdi yarışamıyor. Üstelik kendi organize ettiği Caterham Cup veya diğer Cup’larda da.

Niye, Çünkü “TOSFED ceza vermiş. Yarışmasını yasaklamış, lisansını dondurmuş.”

İnanmak zor, makul bir gerekçesi var mıdır bilmiyorum. Ama o da zor değil; Türkiye’de herkes her kararını bir gerekçeye dayandırabiliyor. Önemli olan hukuki ya da ilkelere dayalı olup olmaması. TOSFED bu kararı kulislerde konuşulduğu haliyle kişisel hesaplaşmalara dayalı olarak aldıysa bu TOSFED’e iyi bir puan kazandırmaz. Federasyonu zorda bırakabilecek süreçleri beraberinde getirebilir. Kulüpler federasyonlar nihayetinde kimsenin tapulu malı değil; günü geldiğinde değişim rüzgarı oraya da uğrayıveriyor. Tek adamcılıktan fayda sağlanmaz.

Ekim Turizm Ticaret AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Vural Ak

Sağlanır iddiası varsa, karşı tarafın ağır iddialarına da cevap vermek gerekir;

Vural Ak, TOSFED ve Serkan Yazıcı ile ilgili,

“TOSFED tarihinin en yüz karası yönetimi.”

“Dünya Ralli Şampiyonasını kendi otelinin bulunduğu Marmaris’te düzenliyor.” ifadelerini kullanıyor. 

Bakalım Yazıcı ve TOSFED bu iddialara cevap verecek mi?

Haklı ise mutlaka verecektir…

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.