Yerli otomobil sahiplenildi mi?

Yerli otomobil yapıyoruz. Güzel, yapmalıyız bence de. Ama konu üzerine kimi düşünceleri okuyunca, acaba hangi gerçekçi araştırmalar, araştırmalar üzerinde gerçekçi yorumlar ve düşüncelerle sürdürülüyor bu önemli proje. Onu sorgulamak ihtiyacı ortaya çıkıyor. Malum, seçim zamanı vaatlerde kantarın topuzu kaçabiliyor tabii.    

“Yerli otomobilin müşterisi hazır” mı?

Sayın yetkililerimiz diyor ki “Yerli marka otomobil projesini, milletimiz sahiplendi, ekonomistlerin tabiriyle ‘satın aldı’. Şu anda piyasaya çıksak, milyon mertebesinde sipariş alırız. Nasıl teşvikler verebileceğimizi değerlendiriyoruz.” Ülkemizde 2017 yılında 956.194 araç satılmış toplamda. İthal, yerli, ticari, binek hepsi birlikte. Bir milyon siparişi nasıl alacaksınız kıymetli yetkililer, toplam satış o kadar değil. Bu sözler pek de ciddi bir “pazarlar araştırması” yapmadığımızı gösteriyor.

Yerli otomobil için ortaklar şirket kurdu.

Kervan yolda düzülür…

Bizim klasik yaklaşımımızdır.

“Haydi bismillah, bir yola çıkalım da diğer detaylara sonra bakarız.”

“Yola çıkalım da yanımızda su var mı?”

“Yolda buluruz bir yerden.”

“Nereye gideceğiz?”

“Bakacağız, önemli olan yola çıkmaktı, çıktık ya sen ona bak!”

“Peki o zaman.”

Türk gibi başla, Alman gibi devam ettir, İngiliz gibi bitir…

Seksen milyonu aşkın nüfusumuzla ve büyük iç pazarımızla, üretim potansiyelimizle, bölgemizde ve hemen yanı başımızda önemli ihracat rakamları yaratabilecek coğrafyada bir ülkeyiz. Ama gerçekleri de görmemiz şart. Bu dönemde üründe en çağdaş trendleri yakalamadan, boş alanlar belirleyip ona göre üretim yapmadan ve müşteri arzusu ne yönde ilerliyor, farklılaşıyor anlamadan ve de sadece iç pazarla ayakta durmak mümkün değil. Bir işe başlarken heyecan duymak, tabiri caizse biraz gaza gelmek de normal, onun için bu yukarıdaki söz söylenmiş işte, “Türk gibi başla, Alman gibi devam ettir, İngiliz gibi bitir.” Bu sefer sadece Türk gibi başlayıp yolda kalmayalım, ayaklarımız yere bassın, bir milyon satarız vb bunlara girmeyelim. Ayrıca bizim gibi büyük bir ülkenin otomobili olması bir prestij meselesidir bir yandan da, illa ki milyonlarla satmak gerekmiyor. Ortak akıl çıkılan yola ışık tutsun yeter.     

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.