Motor sporlarındaki teknolojik gelişmeleri yürüten mühendislik firmaları artık ellerindeki teknolojiyi bireysel kullanıcılarla da paylaşarak, kazanç elde edebileceklerini fark ettiler.
Bu konuyu örneklendirerek anlatmak gerekirse,
F1 – WRC – WTCC – DTM gibi uluslararası motor sporları organizasyonları, 1980 ve 1990’lardaki yüksek popülaritelerini kaybetmeye başladılar. Bu durumun en önemli nedeni artan araştırma – geliştirme maliyetleri ve global ölçekli ekonomik krizler oldu.
Günümüzde motor sporlarında izlediğimiz markaların büyük bir bölümünün teknik alt yapıları kendileri tarafından değil, özel markalar tarafından geliştirilmeye devam ediyor. Fakat bireysel kullanıcılar yarışlara tüm sezonlarda yarışabilecek sponsor bulmakta artık zorlanmanın dışında, imkansızlıkları zorlamaktalar. Durum bu kadar vahim olunca insanlar kendi kullanmakta oldukları araçların teknolojilerini ve alt yapılarını değiştirerek, güçlendirerek farklı ve daha lokal rekabetlerle ilgilenmeye başladılar.
Bunlara örnek olarak drag yarışları veya Hill Climb denilen tırmanma yarışları gösterilebilir.
Tırmanma veya time trial dediğimiz zamana karşı yarışları bir yana bırakıp; sadece Drag yarışlarına bakarsak, bugün tüm dünyada 10 yıl öncesiyle karşılaştırdığımızda inanılmaz bir gelişme dikkat çekiyor.
Şimdi gelelim şu 1000 beygir konusuna:
Günümüzde seri üretimde yer alan 1000 beygir gücünde süper spor otomobiller tabii ki var ve cebinizde milyon dolarlarınız bulunuyorsa ve yıllık 50 bin TL’den fazla tutan bakım ve diğer kasko – sigorta- MTV maliyetine ayırabilecek bütçeniz varsa (milyon dolarlık araba alabiliyorsanız bunlar çok küçük detaylardır) sizde 1000 Hp sınırında gezebilirsiniz.
